2. Uluslararası Bitki Islahı Kongresi düzenlendi
2. Uluslararası Bitki Islahı Kongresi ve EUCARPİA Yağ ve Protein Bitkileri Konferansı, Alt Birliğimiz (BİSAB) öncülüğünde Türkiye Tohumcular Birliği (TÜRKTOB), Tarımsal Araştırmalar ve Politikalar Genel Müdürlüğü ve Bitkisel Üretim Genel Müdürlüğü başta olmak üzere Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı ve ilgili kuruluşları ile Türkiye Bitki Islahçıları Derneği ve Ekonomik İşbirliği Teşkilatı Tohumcular Birliği (ECOSA) tarafından FAO, CIMMYT, ICARDA, EUCARPİA gibi uluslararası kurum ve kuruluşlarla birlikte 1-5 Kasım tarihleri arasında 40 farklı ülkeden 350 katılımcı ve 400’ün üzerinde bildiriyle 2. Uluslararası Bitki Islahı Kongresi başarıyla tamamlandı.
Birliğimiz (BİSAB) Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı ve Kongre Düzenleme Kurulu Başkanı ve Türkiye Tohumcular Birliği (TÜRKTOB) Yönetim Kurulu Üyesi Dr. Vehbi Eser, kongrenin açılışında tüm kurumlara teşekkür ettikten sonra kongre hakkında özetle şunları söyledi; '' İkincisini düzenlediğimiz kongremiz için 2 yıldan bu yana tüm paydaş kurum ve kişilerle birlikte yorucu bir çalışma içine girdik. Kongremizde bitki ıslahının uygulamalı boyutunu özellikle ön plana çıkardık. Bildiğiniz gibi kongrelerin büyük bölümü bilimsel ağırlıklı oluyor ve bilimsel bilgiyi uygulamaya aktarmak çok kolay değil. Bu nedenle bitki ıslahı konusunda aradaki bu boşluğu biz dolduralım istedik. Uygulama boyutunu ön plana alıyoruz.''
Dr. Vehbi Eser, kongrenin içeriğinin çok yoğun olduğunu ve birden fazla dilde çeviri hizmeti verileceğini de hatırlattı.
İki yılda bir bu kongreyi düzenleme kararı aldıklarını söyleyen Dr. Vehbi Eser, tüm katılımcılara teşekkür etti.
Ardından Avrupa Bitki Islahı Araştırmaları Birliği (EUCARPIA) Başkanı Prof. Richard Vısser, kurumu hakkında kısaca bilgi verdikten sonra, 2. Bitki Islahı Kongresi'ne katılmaktan dolayı çok mutlu olduğunu ifade etti.
EUCARPIA Başkanı Prof. Richard Vısser, bitki ıslahı çalışmalarının ve pratik uygulamalarının sahada görülmesinin çok önemli olduğunu vurguladı ve katılımcılara eş zamanlı olarak düzenlenen Yağ ve Protein Bitkileri Konferansı hakkında açıklamalarda bulundu.
Birliğimiz Başkanı Doç.Dr. Yalçın Kaya'da yaptığı konuşmada kongrenin temel amacının bitki ıslahı alanında uluslararası çapta yaşanan bilimsel gelişmeleri paylaşmak olduğunu kaydetti.
Kongre boyunca bitki ıslahı, biyoteknolji ve genetik olmak üç ana konuda çalışacakları bilgisini veren Birliğimiz Başkanı Doç. Dr.Yalçın Kaya, tüm bu çalışmalarımız ''tohum kalitesinin geleceği içindir'' ifadesini kullandı.
Kongrenin sonuçlarının bitki ıslahçılarına, özel sektöre, akademisyenlere ve çiftçilere yararlı olmasını dileyen Kaya, kongre kapsamında yapılacak tarihi ve turistik inceleme gezileri hakkında da katılımcıları bilgilendirdi.
Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı Bitkisel Üretim Genel Müdürü Mevlüt Gümüş de yaptığı açılış konuşmasında, Bakanlığının yaptığı çalışmalardan söz ettikten sonra bitkisel üretimin güvenli ve ekonomik olması açısından bitki ıslahının çok elzem olduğunu kaydetti.
Bitki ıslahının bilgi, emek ve sabır istediğini ifade eden Mevlüt Gümüş, Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı olarak 2004 yılında sektörün önünü açan Yeni Bitki Çeşitlerine Ait Islahçı Hakları Kanunu ile 2006 yılında sektörü yeniden yapılandıran Tohumculuk Kanununu çıkardıklarını hatırlattı.
Sertifikalı tohumluk kullanımının önemine değinen ve tohumculuk sektörüne 1.1 milyar TL destek verdiklerini ifade eden Mevlüt Gümüş konuşmasına şöyle devam etti; '' 2006 yılında çıkan Tohumculuk Kanunu ile Türkiye Tohumcular Birliği ile yedi alt birliği kurulmuştur. Bu birliklerden biri de Bitki Islahçıları Alt Birliğidir. Bitki ıslahçılarının ekonomik ve sosyal haklarını koruyan BİSAB, artık uluslararası kongrelere imza atar hale gelmiştir. Bu sektörün geldiği noktanın önemli göstergelerinden biridir.''
Bitkisel Üretim Genel Müdürü Mevlüt Gümüş ayrıca 168 tohumculuk firmasının araştırma - geliştirme çalışması yapması için yetkilendirildiğini, sertifikalı tohumluk üretiminin 145 bin tondan 800 bin tona çıktığını, ithalatın ihracatı karşılama oranının %31'den % 79'a yükseldiğini, Türkiye'nin 148 milyon dolarlık tohumluk ihracatı yaptığını söyledi.
Dünyadaki 12 bin endemik bitki türünün 4 bin tanesinin Türkiye orijinli olduğunu söyleyen Gümüş, bu zenginliğin yeni bitki çeşitlerinin geliştirilmesi açısından ümit verici olduğunu vurguladı.
Gıda güvenliğinin temelinde tohum bulunduğuna dikkat çeken Tarımsal Araştırmalar ve Politikalar Genel Müdürü Doç. Dr. Masum Burak, ''Türkiye biyoçeşitliliği zengin sayılı ülkelerden biri. Bitki ıslahı için en zengin kaynağı endemik bitkiler oluşturmakta. Türkiye birçok bitkinin, arpanın, buğdayın, narın ana vatanıdır. Bakanlık olarak son on yılda değişim ve dönüşüm programı ile hayvancılık ve bitkisel üretimde önemli gelişmeler kaydedildi. Tarımı stratejik bir sektör olarak ele aldık. Kamuda Ar-Ge'yi etkin kullanan bir Bakanlık olarak ortaya çıktık ve bunu ispatladık” dedi.
Türkiye’de Ar-Ge tarihinin çok eskiye dayandığını kaydeden Burak, “ Tohumculuk sektörü 1990'lı yıllardan sonra ivmelendi. 49 araştırma kuruluşu önemli çalışmalara imza attı. Enstitülerimizde 2 bin 200 araştırmacı var. 25 enstitümüz bitkisel üretimle ilgili Ar-Ge çalışmaları yapmakta. Ülkelerin gelişmişlik oranları Ar-Ge'yeye ayrılan pay ile ölçülmekte. 10-15 yıl önce ancak milli hasılamızın binde 18’ni Ar-Ge’ye ayırabiliyorduk. Bu günümüzde binde 93’e çıktı” şeklinde konuştu.
Burak şöyle devam etti, “Tarımsal araştırma bütçesi 11 milyar Türk Lirasından geçen yıl 25 kat artış ile 25 milyar Türk Lirasına yükseldi. Dünyanın 3. en büyük gen bankasını Ankara’da kurduk. Dünyanın en ileri seviyede donatılmış 15 Ar-Ge merkezini açtık. Tarım Kanunundan hareketle özel sektör ve üniversitelerin projelerine destek verdik. Araştırma enstitülerinin alt yapılarını özel sektörün ar ge çalışmalarına açtık. TÜBİTAK fonlarından en fazla destek alan kurumuz. 104 milyon bütçe aldık 68 proje bitirdik 42 projemiz devam ediyor”.
Yürütülen ıslah çalışmaları hakkında değerlendirmeden bulunan Burak, “1963 yılından günümüze kadar 929 çeşit geliştirmişiz. Kullanımda olan tarla bitkileri çeşitlerinin yüzde 90’ını biz geliştirdik. Çeltikte tamamen ithalatçı iken şimdi tamamen yerli tohum kullanıyor ve ihraç ediyoruz. Dünyada ilk defa çekirdeksiz limon çeşidi tescil ettirdik. Yerli hibrit sebze tohumu üretiminde ivme yakaladık. 2004’e kadar yüzde 10 yerli tohum vardı, gerisi ithaldi. Şu anda kullanılan hibrit sebze tohumlarının yüzde 60’ı yerli ve 35 -40 ülkeye ihraç edilmekte. Bunların temelinde bitki ıslahçıları var. Bu çalışmalarla beraber yasal mevzuatlarda çıkarılmalı. Türkiye, Uluslararası Bitki Islahçı Hakları Koruma Derneğine 2007 yılında üye oldu. Uluslararası alanda da çeşitlerimize sahip çıkabiliyoruz” şeklinde konuştu.
Tohumculuk sektörünün rekabetçi güce ulaşması için paydaşlarla birlikte hareket etmeyi ve desteklemeyi sürdüreceklerini belirten Burak, dünyanın gıda güvenliği için ıslahın çok önemli olduğunu kaydetti.